çekmek

çekmek
çekmek <-er>
I vt
1) ziehen; (burnunu) hochziehen; (kapıyı) zuziehen
üstüne \çekmek auf sich beziehen
2) auto abschleppen
3) ling (fiil) konjugieren; (isim) deklinieren
4) (içine almak) in sich aufnehmen, sich saugen
sünger bütün sütü çekti der Schwamm hat sich mit Milch vollgesaugt
5) (nutuk) halten
6) (sorguya) unterziehen
7) (açlık, sıkıntı) (er) leiden; (ceza) verbüßen
acı \çekmek Schmerzen erleiden
güçlük \çekmek Schwierigkeiten haben
yabancılık \çekmek sich fremd fühlen
8) fotoğraf \çekmek fotografieren
9) auto abschleppen
10) fin (para) abheben
11) ertragen
12) fin (masrafları) tragen
13) (fırt) nehmen
14) schule
kopya \çekmek abschreiben (-den von)
temize \çekmek nochmals sauber abschreiben
II vi
1) (daralıp kısalmak) einlaufen
2) auto anziehen
araba iyi çekiyor der Wagen zieht gut an
3) (benzemek) schlagen (-e nach)
birine \çekmek nach jdm geraten [o schlagen]
annesine/babasına \çekmek nach der Mutter/dem Vater schlagen

Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Schlagen Sie auch in anderen Wörterbüchern nach:

  • çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çekmek — kitap noktalamak; attan kan almak;s ıkılan oku çekmek II, 21 çekerek bağlamak II, 21bkz: çıkmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • boynuz çekmek — boynuz kullanarak kan çekmek, hacamat etmek Hastalık göğse inip ateş başlayınca yapılacak şey hastaya boynuz çekmek olurdu. B. Felek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kolan çekmek — den. kayığı karadan halatla çekmek, yedekçilik etmek Bana bak, Ali Çavuş, biz kimseyi soymuyoruz. Onlar kolan çekiyorlar, kolan çekmek nedir be? Dans etmekten farkı ne ki? S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • beyaz etmek (veya beyaza çekmek) — yazıyı temize çekmek Dört satırlık bir beyaza çekmek için de kan terlere batar. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • acemilik çekmek — alışamadığı bir işte zorluk çekmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alaka çekmek (veya toplamak veya uyandırmak) — ilgi çekmek Bu sahneyi mangalın başında Havva Hanım bize kaç defa tekrar etti, hatırlayamam. Ama her defasında bizde büyük bir alaka uyandırıyordu. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cefa çekmek (veya görmek) — üzüntü, sıkıntı çekmek Mektubumda yazmamış mıydım, senin yüzünden ne cefalar çektiğimi? O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çile çekmek — çok sıkıntı çekmek Âşıkın olmaz mı çile çekmesi / Çilenin olmaz mı boyun bükmesi. Seyrani …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • film çekmek — sin., TV 1) bir sinema kamerasıyla görüntüleri tespit etmek veya bir hareket ve görünüşün sıralı resmini çekmek 2) vücudun röntgenini almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilgi çekmek (veya uyandırmak) — çevresinde ilgiyi, dikkati ve merakı üzerine toplamak, alaka çekmek, alaka toplamak veya alaka uyandırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”